LİDERLİK EĞİTİMLERİNE FARKLI BİR BAKIŞ AÇISI
Dünya genelindeki önemli tıp fakültelerinde yapılan araştırmalar göstermiştir ki, beynimiz en çok kendisiyle ilgili bilgiyle etkileşince değişiyor ve potansiyelini ortaya çıkartabiliyor. Yıllardır Türkiye’de iş dünyasında ve üniversitelerde eğitimler ve konferanslar veriyorum. Katılımcılara sorduğum ve cevap almakta zorlandığım şu iki soru liderlik bakımından da son derece önemlidir. 1- Beyninizin işlevsel özelliklerini ve potansiyelini biliyor musunuz? 2- Zekâ, karakter özelliği ve merak alanı bakımından kendi zihin şifrenizin ne olduğunu biliyor musunuz? Bu iki soru cevapsız kaldığı anda dehanın ve liderlik özelliklerinin gerçekleşmesi çoğu kez şansa kalmaktadır. Bu nedenle de özellikle liderlik eğitimlerinde kişilerin zihin şifrelerinin çözülmesine yardımcı olunmalıdır. Bu durum ancak beynimize ait bilginin paylaşımı ile gerçekleştirilebilir. İş dünyasında uygulanmakta olan tüm eğitimlerin temeli “Ben Kimim?” eğitimi olmalıdır. Unutulmamalıdır ki “Ben Kimim?” başlıklı eğitimler liderlerin liderlik özelliklerinin geliştirilmesine ve yeni liderlerin ortaya çıkmasına hizmet eder.Dalai Lama'nın başkanlığında düzenlenen "Akıl ve Yaşam Enstitüsü" toplantıları kapsamında akıl, beyin ve değişim konularının birbiriyle olan ilişkisi araştırıldı. Araştırmaya dünyanın önde gelen üniversitelerinden çeşitli bilim insanları da destek verdiler. California Üniversitesi Akıl ve Beyin Merkezi'nden sinir bilimci Dr. Cliff Saron, Harvard Tıp Fakültesinden Dr. Herbert Benson ve Wisconsin Üniversitesinden Dr. Richard J. Davidson tarafından gerçekleştirilen araştırmada Shamatha hocalarının beyin faaliyetleri EEG kayıtlarıyla incelendi. Araştırma sonuçlarına göre beyin faaliyetlerinin yeniden yapılandırılması konusunda akıl önemli bir etki oluşturmaktadır. Özellikle beynin ön bölümü olan frontal lobun, duygu yönetim merkezi olan limbik sistemin yeniden yapılandırılması bakımından önemli ve belirleyici etkileri olduğu tespit edilmiştir. Bu sonuca göre olumsuz duygu ve düşüncelerin engellenmesinde, stresten ve depresyondan arınılması konsunda meditasyonla terapinin önemli faydaları bulunmaktadır. (Bu araştırmanın raporu dünyanın önde gelen bilim dergilerinden Proceedings of the National Academy of Sciences'da yayınlanmıştır.) "Davranış, beyin devresinde değişikliklere yol açacaktır ve aynı şekilde, beyin devrelerindeki değişiklik davranış değişikliklerine neden olacaktır." (Alvaro Pascual-Leone Harvard Medical School)Eğitim uygulamalarında beynin bilgisine yer verilmesinin önemine ilişkin ikinci bir araştırmayı da sizlerle paylaşmak isterim. Tıpta Obsesif Bozukluk olarak tanımlanan bir rahatsızlık vardır. Bu rahatsızlığı olanlar sürekli olarak ellerini defalarca yıkayabilir, istenmeyen düşüncelerle eşleşmek durumunda kalabilir veya bazen de kapıyı kilitlemiş miydim, ocağı kapamış mıydım, ütünün fişini çekmiş miydim gibi endişe içerikli düşüncelere kapılabilirler. Bu kişilere ilaç tedavisi de uygulanmaktadır. Ancak yapılan araştırmalar göstermiştir ki hastalara bu rahatsızlığın nedenini oluşturan beyin süreçlerini anlattığınızda ilaçtan daha iyi sonuç alınabilmektedir. Obsesif bozukluk beynimizin orbifrontal lobu ile striatum merkezi arasındaki bağlantıdan kaynaklanan bir durumdur. Konuyla ilgili gerçekleştirilen bir araştırmada obsesif bozukluğu olan kişilere bu rahatsızlığın beyindeki hangi bölgeler arasındaki etkileşimden kaynaklandığı anlatıldı. Hastalığın belirtilerini yaşarlarken bir an için beyinlerindeki bu etkileşimi hatırlamaları ve devreyi etkisizleştirdiklerini düşünmeleri istendi. Aynı Matrix filmindeki Neo’nun kendisine sıkılan kurşunları eliyle havada sabitleyip etkisizleştirmesi gibi bir durumdan bahsediyorum. Araştırma neticesinde bu terapi uygulaması ile ilaç tedavisinden daha yüksek oranda başarılı sonuçlara ulaşıldı. Yani önceki bölümde de izah ettiğim gibi bilgi beyni dönüştürmektedir. Konuyla ilgili olarak daha detaylı bilgi sahibi olmak istiyorsanız, Los Angeles’daki California Üniversitesi nöropsikiyatristlerinden Jeffrey Schwartz’ın gerçekleştirdiği çalışmaları araştırabilirsiniz. Yukarıdaki bilgi göstermektedir ki, iş dünyasındaki her türlü eğitim uygulamasının temelinde insan beynine ilişkin bilgilere yer verilmelidir. Özellikle de liderlik eğitimlerinde beyine ait bilgilere yer verilmesi çok önemlidir. Ancak bu sayede bilginin eyleme dönüşmesine destek olunabilir. Ekim 2011 |
0 Yorum -
Yorum Yaz